BASK: “TEMMUZDA VERİLEN % 3’LÜK SEFALET ARTIŞI İKİ AYDA ERİDİ”
Görüntülenme Sayısı: 389
BASK: “TEMMUZDA VERİLEN % 3’LÜK SEFALET ARTIŞI İKİ AYDA ERİDİ”
BASK Genel Başkanı Bayram Zengin Ağustos ayı enflasyon oranının açıklanması nedeniyle yaptığı basın açıklamasında; 2021 yılının ikinci altı ayı için verilen %3’lük sefalet artışın daha ilk iki ayda eridiğini söyledi.
Zengin, basın açıklamasında şu hususlara yer verdi:
“TÜİK tarafından açıklanan vatandaşın ciddiye almadığı ısmarlama rakamlara göre, Ağustos ayında enflasyon (TÜFE) % 1.12 artmıştır. Temmuz ve Ağustos ayı enflasyonlarının kümülatif toplamı ise % 2,94 olmuştur.
Bu durumda, Hakem Kurulu tarafından Temmuz ayında memur ve emeklilerine yılın ikinci altı ayı için reva görülen % 3’lük sadaka miktarı artışın tamamı erimiş bulunmaktadır.
Bu artışı belirleyenler ve eylemsizlikleri ile belirlenmesine katkı verenler, güncellemenin mutabakat metnine girmesine izin vermeyenler utanmalıdır.
Onları vicdanları ile baş başa bırakıyoruz.
MEMURLARIN AĞUSTOS AYI KAYIPLARI NE KADAR?
BASK/AR-GE Birimi tarafından yapılan araştırmaya göre; TÜİK’in açıkladığı Ağustos ayı enflasyonu ile bazı unvanlardaki memurların aylıklarındaki erimenin özeti şudur:
12/1 derece ve kadrodaki bir hizmetlinin Temmuz ayında aylığındaki 120 TL’lik artış dönemin bitmesine 4 ay kala tamamı erimiştir. Aynı şekilde;
- 9/1 derece ve kadrodaki bir memurun aylığındaki 128,59 TL artışın tamamı erimiştir.
- 7/1 derece ve kadrodaki bir öğretmenin aylığındaki 145,83 TL artışın tamamı erimiştir.
- 8/3 derece ve kadrodaki bir pratisyen doktorun aylığındaki 210,30 TL artışın tamamı erimiştir.
- 12/3 derece ve kadrodaki bir hemşirenin aylığındaki 141,09 TL artışın tamamı erimiştir
- 11/3 derece ve kadrodaki bir teknisyenin aylığındaki artışın 134,83 TL artışın tamamı erimiştir
- 1/4 derece ve kadrodaki bir mühendisin (büro) aylığındaki artışın 223,38 TL artışın tamamı erimiştir
Hülasa tüm unvanlardaki kamu görevlilerinin aylıklarına Temmuz ayında yapılan % 3’lük sefalet artışı dönemin bitmesine 4 ay kala tamamen erimiştir. Kamu görevlileri ve emeklileri yıl başına kadar enflasyon kayıplarını sineye çekeceklerdir.
MUTABAKAT METNİNİ İMZALAYANLAR DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK DÜŞMANLARIDIR
BASK olarak 5. Dönem (2020-2021) toplu sözleşmesini belirleyen Hakem Kurulu Kararının güncellenmesi gerektiğini defalarca belirtmemize rağmen Hükûmetle Mutabakat Metni imzalayan Memur-Sen memurların ve emeklilerinin taleplerine kulaklarını tıkamış hem kayıpların telafisini hem refah payını hem seyyanen artışı herkesin gözü önünde açıkça reddetmiştir.
Ne hikmetse iki konfederasyonun ortak teklifleri olan;
- Taban aylıklarında seyyanen artış yapılmasını
- Memurların ikramiye hakkını,
- Doğum ve ölüm yardımının artırılmasını,
- Bayram ikramiyesi
- Kıdem aylığının artırılmasını,
- Gündelik ve tazminatların belirlenmesini,
- Evlenme yardımı verilmesini,
- Yiyecek ve giyecek yardımlarının belirlenmesini,
- Gelir vergisinin % 15’te sabitlenmesini,
- Ek ödeme oranlarında artış yapılmasını,
- Fazla çalışma ücretinin artırılmasını,
- Yardımcı Hizmetler Sınıfının kaldırılmasını,
Göz göre göre reddetmiş, tek bir madde için Mutabakat Metnini imzalamışlardır.
Peki Mutabakat Metnini neyin karşılığında imzalamışlardır?
İmza töreninde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in konuşmasındaki ifadeler imzacıların memur ve emekli düşmanlığının geldiği düzeyi göstermesi bakımından ibret ve utanç vericidir:
“Memur-Sen Konfederasyonumuzun seyyanen zam talebi vardı. Biz seyyanen zammı karşılama konusunda uzlaştığımız rakamları dikkate aldığımız zaman onun getireceği yükün artık bir sosyal uzlaşmadan çok, ekonomik bir soruna dönüşmemesi için bir başka öneride bulunduk. 135 lira olan toplu sözleşme ikramiyesini doğrudan yaklaşık 2 milyon sendika üyesi çalışanlarımızın toplu sözleşme ikramiyesini 400 lira olarak önerdik. Bu konuda da bir uzlaşmaya vardık.”
Yani Sayın Bakan diyor ki;
Seyyanen zam talebini Mutabakat Metnine koysaydık, 2 milyonun üzerindeki memur emeklisinin aylıklarına, sendika üyesi olmayan memurların aylıklarına, sendika üyesi olmaları yasak olan asker, polis, hakim-savcı ve ceza infaz memurları vb. dahil 1 milyona yakın kamu görevlisinin aylıklarına da yansıyacaktı. Herkesin aylıklarında seyyanen artış yapılmasının ekonomiye getireceği yük ekonomik soruna dönüşmesin diye Memur-Sen’e “135 TL olan toplu sözleşme ikramiyesinin 400 TL olmasını teklif ettik, Memur-Sen de kabul etti”, diyor.
Memur-Sen memurları ve emeklilerini açıkça peşkeş çekmiştir. Bunun hesabını vermelidir.
MEMUR-SEN SEYYANEN ARTIŞTAN NEDEN VAZ GEÇTİ?
Memur-Sen başta üyeleri olmak üzere milyonlarca memur ve emeklisini karşısına alarak bunca talebinden neden vaz geçmiştir?
Memur-Sen’in tek talebi; kendine muhalif gördüğü sendikaları kapanmaya zorlamak veya yeni sendikaların kurulmasını önlemek için Mutabakat Metnine % 1 barajı konulmasını istemiş, Hükumete de kabul ettirmiştir.
Tam da Memur-Sen’e yakışacak şekilde demokrasi, sivil toplum ve örgütlenme özgürlüğüne düşman bir tavır.
Sayın Bakan ve Memur-Sen özgürlük düşmanları olarak tarihe geçmişlerdir.
Oysa 2002, 2003 ve 2004 yıllarında Memur-Sen’e bağlı bazı sendikalar dönemin yasasındaki baraj nedeniyle üye aidatı kestirememiş, merdivenaltı kalmışlardı.
Temmuz 2004’de yasadaki aidat kesintisi için üye oranı barajları kaldırılmayıp devam etseydi bugün belki de Memur-Sen olmayacaktı. Belki de Memur-Sen’in kimi sendikaları o zamanki gibi hala merdivenaltı kalacaktı.
Sonuç olarak; aynı Hükümet ve aynı Bakanla ve 12 gün arayla toplu sözleşme imzalanmasına rağmen;
- Kamu işçileri ilk yıl için % 12 + % 5 alırken, memurlar ilk yıl için % 7 + % 5 almasının sorumlularından hesap sorulmalıdır.
- Kamu işçileri seyyanen artış alırken memur ve emeklilerinin seyyanen artış hakkını peşkeş çekenlerden hesap sorulmalıdır.
- Kamu işçileri sosyal haklarında fark alırken ve yeni işe girecek olanlar izin bile ikramiye hakkı alırken memurların bu hakkını peşkeş çekenler hesap vermelidir.
Memurları; haklarını peşkeş çeken, geleceklerini karartan sarı sendikalardan ayrılmaya, bağımsız sendikacılık mücadelesi veren BASK ve bağlı sendikalarda örgütlenmeye davet ediyorum.”
BASK BASIN BÜROSU