Bağımsız Büro Sendikası

Sadece Üyesine Bağlı Bağımsız Sendika

BAĞIMSIZ BÜRO SEN ATATÜRK
ATATÜRK & BAĞIMSIZ BÜRO SEN
Konfederasyondan Haber

111 BİN “HİZMETLİ”YE MEMUR KADROSU İSTİYORUZ. YARDIMCI HİZMETLER SINIFI KALDIRILSIN!

BASK -bin-hizmetliye-memur-kadrosu-istiyoruz-yardimci-hizmetler-sinifi-kaldirilsin

  Görüntülenme Sayısı: 43806

111 BİN “HİZMETLİ” MEMUR KADROSU İSTİYOR.

BASK (Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu) Genel Başkanı Bayram Zengin, 25/12/2017 tarihinde yaptığı basın açıklamasında; 696 sayılı KHK ile taşeron işçilerine kadro verilmesi ve 4/C uygulamasına son verilmesi ile iki önemli sorunun çözüme kavuşturulduğunu belirterek, yıllardan beri “memur” kadrosuna atanmayı bekleyen yardımcı hizmetler sınıfında çalışan 111 bin  “hizmetli” personelin mağduriyetinin devam ettiğini söyledi.

Sorunun çözümü için Genel Başkan Bayram Zengin ve Genel Sekreter Cansel Güven imzasıyla başta Sn. Cumhurbaşkanı ve Sn. Başbakan olmak üzere Devletin ilgili birimlerine başvurduklarını ifade eden BASK Genel Başkanı Bayram ZENGİN açıklamasında şu hususlara yer verdi:

“696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamuda çalışan taşeron işçilerinin kadroya geçirilmesi ile 4/C kapsamında istihdam edilenlerin 4/B kapsamına alınması memnuniyet vericidir.

Benzer şekilde; 7061 sayılı Kanun ile; 3713 sayılı Kanun kapsamında istihdam edilen malul ve gazilerden “hizmetli” unvanı ile halen görev yapanların, memur kadrolarına atamalarının sağlanması da malul ve gazilerimize karşı bir borcun gereğinin yerine getirilmesi açısından memnuniyet vericidir.

657’NİN KANAYAN YARASI “HİZMETLİ”LER

Ne yazık ki, 7061 sayılı Kanunda da, 696 sayılı KHK’da da “hizmetli” pozisyonunda çalışanlar unutulmuştur.

Halen, DPB Eylül 2017 verilerine göre 111.006 kişi, 657 sayılı Kanun kapsamında “Yardımcı Hizmetler Sınıfı”nda “hizmetli” olarak istihdam edilmektedir.

Yardımcı Hizmetler Sınıfı”; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Tesis edilen sınıflar” başlıklı 36 ıncı maddesinin VIII bendinde;

“Yardımcı hizmetler sınıfı, kurumlarda her türlü yazı ve dosya dağıtmak ve toplamak, müracaat sahiplerini karşılamak ve yol göstermek; hizmet yerlerini temizleme, aydınlatma ve ısıtma işlerinde çalışmak veya basit iklim rasatlarını yapmak; ilaçlama yapmak veya yaptırmak veya tedavi kurumlarında hastaların ve hastanelerin temizliği ve basit bakımı ile ilgili hizmetleri yapmak veya kurumlarda koruma ve muhafaza hizmetleri gibi anahizmetlere yardımcı mahiyetteki görevlerde her kurumun özel bünyesine göre ve yine bu mahiyette olmak üzere ihdasına lüzum gördüğü yardımcı hizmetleri ifa ile görevli bulunanlardan 4 üncü maddenin (D) bendinde tanımlananların dışında kalanları kapsar.”

şeklinde tanımlanmıştır.

111 BİN HİZMETLİ ÇİFTE MAĞDURİYET YAŞAMAKTADIR.

 “Yardımcı Hizmetler Sınıfı” tanımından da anlaşılacağı gibi, “hizmetli” pozisyonundaki personelin yapması gereken işler halen taşeron işçileri marifetiyle yürütülmekte, kadrosu “hizmetli” olanlar ise   öğrenimlerine uygun işlerde çalıştırılmaktadır.

Nitekim 657 sayılı Kanununun 36 ıncı maddesinin ikinci fıkrasındaki;

“(Ek: 28/3/1988 - KHK - 318/1 md.) Bu sınıfa dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerden hizmet yerlerinin ve tedavi kurumlarının temizlenmesi, tesisatın bakım ve işletilmesi ve benzeri nitelikteki hizmetlerin üçüncü şahıslara ihale yoluyla gördürülmesi mümkündür.”

hükmü uyarınca yardımcı hizmetler sınıfında istihdam edilen personelin yürütmesi gereken işler de ihale yoluyla taşeron işçilere gördürülmektedir

Zaten yardımcı hizmetler sınıfında istihdam edilenlerin tamamına yakınının, ortalama eğitim düzeyi lise ve ön lisans ağırlıklı olmak üzere, memuriyete girişteki öğrenim durumları değişmiştir.

Yetkililerce, yıllardan beri hizmetlilerin unvan değişikliği talebi kulak ardı edilmekte, bir türlü görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavı açılmamaktadır.

            111 bin hizmetli çifte mağduriyet yaşamaktadır.

YARDIMCI HİZMETLER SINIFI KALDIRILMALIDIR

1965 yılı şartlarına göre tanımlanan “Yardımcı Hizmetler Sınıfı”, aradan 52 yıl geçtikten sonra anlamını yitirmiştir, sözkonusu ihtiyaç ortadan kalkmıştır ve yardımcı hizmetler sınıfına yüklenen görevler halen  taşeron işçilerince yerine getirilmektedir.

Artık anlamını yitiren “yardımcı hizmetler sınıfı” kaldırılmalıdır. Bu kapsamdaki personel, yasa ile öğrenim durumlarına uygun memur kadrolarına geçirilmelidir.

BASK olarak bu talebimizi, 7 Haziran ve 1 Kasım genel seçimleri öncesinde seçim bildirgelerinde yer almak üzere siyasi partilerimiz ile paylaştık.

Son olarak, 18 Aralık 2017 tarihinde de, “Yardımcı Hizmetle Sınıfı”nın kaldırılması ve bu kapsamda çalışan personelin öğrenimlerine uygun memur kadrolarına atanması talebimizi Sn. Cumhurbaşkanı ve Sn. Başbakan ile ilgili diğer birimlere ilettik.

Ne yazık ki, her toplu sözleşme döneminin unutulan kesimi de yine “hizmetliler” olmuştur.

Artık, hizmetlilerin mağduriyetine son verilmesinin ve yardımcı hizmetliler sınıfının kaldırılmasının zamanı gelmiştir.

4 Nisan 2007 tarih ve 5620 sayılı “Kamuda Geçici Pozisyonlarda Çalışanların Sürekli İşçi Kadrolarına veya Sözleşmeli Personel Statüsüne Geçirilmeleri, Geçici İşçi Çalıştırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” uyarınca kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan ge­çi­ci iş­çi­le­rin sü­rek­li iş­çi kad­ro­la­rı­na ve­ya söz­leş­me­li per­so­nel sta­tü­sü­ne ge­çi­ril­me­si uygulamasının ardından 4/B kadrosuna geçirilenlerin 632 sayılı KHK ile 657 sayılı DMK’na eklenen Geçici 37 maddesi çerçevesinde memur kadrosuna atamaları yapılmıştı.

Benzer bir uygulama da; 7061 sayılı Kanun örneğinde olduğu gibi, haklı olarak kendilerine Devletin ve milletin kadirşinaslığı gösterilmek üzere malul ve gazilerin bizzat kendilerini kapsayacak şekilde, “hizmetli” olarak istihdam edilenlerin memur kadrosuna geçirilmesi sağlandı.

Şimdi 111 bin yardımcı hizmetli, aynı yöntemle; yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılmasını, öğrenimlerine uygun memur kadrosuna atanmayı ve “hizmetli” kabusundan kurtulmayı  beklemektedir.

Sayın Cumhurbaşkanı ve Hükumet 111 bin hizmetlinin haklı feryadını duymalı, 111 bin kişinin mağduriyetine son vermelidir.

BASK olarak, konunun takipçisi olmaya, çözüme ulaşıncaya kadar girişimlerimizi sürdürmeye kararlıyız.”

 

BASK GENEL MERKEZİ